Biraz Ortaya Karışık
Selamun aleykum hala şu iki yirmiyi yan yana
yazma muhabbetine alışamadım. Gerçi alışamadığım birçok şey var bunlara şeyhim kâinata
alışamadım deyip girmek isterdim fakat istemiyorum. Orda havalar sular nasıl
arkadaşlar burada havalar boksör sular keskin bıçak.. Evde soğuklardan morali
bozulan çiçeklerimin karşısına geçip Arizona kertenkelesi edasıyla henüz tür
özellikleri keşfedilmemiş yamyam dansları yapıyorum sırf kendilerini biraz
toparlasınlar diye (ama galiba bu işi bırakmam lazım çiçekler çoktan yolcudur
Abbas moduna girdiler :/).
Bugün
buraya sizi kelime oyunlarıyla babasının gözüne girmeye çalışan ama başarısız
olan bir kızdan bahsetmek için topladım. Hemen ay yazık ne yaşadı bu gariban
demeyin kendimi anlatmayacağım (alnı terleyen emoji). Ebu Esved ve kızının
arasında geçen bir sohbeti anlatacağım. Ama konuyu anlatmaya Türkçem yetmediği
için Arapça anlatacağım üzgünüm.
قالت ابنة أبي الأسود لأبيها: ما أحسنُ السماءِ
وهي تقصد التعجب، فأجابها: (نجومها)
فقالت له: إني أقصد التعجب
فقال لها قولي (ما أحسنَ السماءَ!)
Normal
şartla şu sohbete şahit olsam yüzümde deyyus bir gülümsemeyle sırtımı
kamburlaştırdıktan sonra ellerimi birbirine kavuşturup sinsi bir şekilde
avuçlarımı sıvazlardım. Ama ne zaman babayla kızın bu diyaloğu aklıma gelse
kıza boğuk bir hüzünle acıyorum. Çünkü bu diyaloğun üzerine babası Ebu Esved
koşa koşa gitmiş Taaccub ve Soru kalıplarının arasındaki farklar ve irapları
üzerine kurallar yazarak gelecek nesillere bu şekilde ayar vermiş. (beş dakika
önce anamı gördüm ağlıyordu demek bu yüzdenmiş)
Şimdi
başka bir baba kız dramından bahsetmek istiyorum .. Evet, bildiniz bu sefer
benim dramım.. Bu yazıyı yazmaya başladığımda babam yan koltuğa yerleşip bana
ilham gelsin diye yöresel halk müziği açtı ama ters tepti arkadaşlar bugünlük
benden bu kadar esen kalın diyerek size emir vermek benim haddime değil nasıl
istiyorsanız öyle kalın (el sallayan emoji)
Yorumlar
Yorum Gönder