Arapların Mitolojiye Yaklaşımı: İslamiyet Sonrası
Bir önceki yazımızda Arap Mitoloji’sine sağ ve sol cenahtan eleştiriler getirip tabiri caizse hangi takımı tutacağınızı size bırakmıştık. Aynalı odada kalmış ve her gördüğünüz yansımanın doğru kapıya götüreceğini düşünmüştünüz. Eliade gibi düşünenleriniz kutsal metinlerde de geçen bazı mucizevi olaylar kaynak alarak yeni bir form kazanan anlatılara ‘’mitoloji’’ demekten çekinmemiş bazılarınız ise kutsal kitap düsturumuzdur, Allah’ın Kur’an’da uyardığı noktalara dikkat etmek gerek demiştiniz. Sadru’l İslam yani Hz. Muhammed ve dört halifeyi içine alan dönemde insanların aklı karışmaması adına hurafeler/bidatlerin anlatılması yasaklanmıştı. Ancak Arap Edebiyatı’nın ilerleyen safhalarında insanı cezbeden efsunlu veya irrasyonel anlatıların zuhur ettiğini görürüz. Bunlardan biri de Abbasi dönemi Arap Edebiyatı’nda Ebu A’la el Maarri’nin Risaletu’l Ğufran’ ıdır. Bizler oranın sakinleriyken Dünya’dan çıktık yola Ancak ne canlı ne de mevtaydık bizler orada Risaletu’l Gufran’da Maarri